Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Yüksek Seçim Kurulu (YSK) Lideri Ahmet Yener’in elektronik oylamayla ilgili açıklamalarını toplumsal medya paylaşımı ile eleştirdiği için hakkında açılan soruşturma sonucu tutuklanan eski AKUT Başkanı Nasuh Mahruki hakkında açıklamalarda bulundu.
Bakan Tunç ayrıca MHP’den istifa ettirilen milletvekilleri hakkındaki kelam konusu tezlerle ilgili olarak da, “Yargımıza intikal etmiş bir isimli soruşturma kelam konusu değil” dedi.
Nasuh Mahruki, 12 Kasım’da YSK Başkanı Ahmet Yener’in elektronik oylamayla ilgili bir açıklaması üzerine toplumsal medyadan paylaşım yaparak hem muhalefeti hem de YSK’yı sert bir lisanla eleştirdi. Birebir gün akşam saatlerinde bir paylaşım daha yapan Mahruki, “Değerli dostlar, bu akşam bir küme arkadaşımla bir kebapçıda yemekteyiz. Konutuma sivil kiyafetli 7-8 tane polis olduğunu söyleyen polis gelmiş ve beni almaya geldiklerini söylemişler. Ben de artık restorandan çıkıp konutuma gidiyorum. Bilginiz olsun, lütfen süreci takip edin” diye yazmıştı.
Mahruki, ‘Yargı organlarını alenen aşağılama’ ve ‘Sansür Yasası’ olarak bilinen ‘Dezenformasyon Yasası’ kapsamındaki ‘Halkı aldatıcı bilgiyi alenen yaymak’ hatalarını işlediği teziyle hakkında başlatılan soruşturmanın akabinde tutuklanmıştı.
Konuya ait gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bakan Tunç, şunları kaydetti:
“Bahsettiğiniz soruşturma İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan bir soruşturma. Bu paylaşımların cürüm teşkil edip etmeyeceğini belirleyecek olan yargı mensupları. Lakin paylaşıma baktığımız vakit bilhassa yargının soruşturma başlatmasına münasebet gösterdiği paylaşımları kamuoyu sizler okuyorsunuz oradaki ifadeler özellikle iktidarın seçimleri sahtekarlıkla kazandığına yönelik sözler var. Tekrar FETÖ’den aldığı akılla ölülere bile oy kullandırıldığına yönelik tabirler var. Bilhassa sığınmacı altında milyonlarca teröristin cihatçının Türkiye’ye geldiğini ve bunların TC devletini iç savaşa sürükleyeceğine yönelik sözler vr. Bunlar çok tehlikeli. Hasebiyle yargının cürüm ögesi gördüğü sözler olarak değerlendirildi. Ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca bir isimli soruşturma başlatıldı. Burada seçimlerin nasıl yapıldığını bu ülkede yüzde 85 iştirakle gerçekleştirilen seçimlerin nasıl şeffaf bir biçimde yapıldığı daima birlikte görüyoruz. Dünyanın en şeffaf seçimler. Bilhassa seçmen listeleri YSK sayfasında yayımlanıyor bunu herkes görüyor biz oy kullandığımız sandıkta isim isim kimlerin oy kullandığını görüyoruz. Sandık sonuç tutanaklarının şeffaf bir halde YSK sitesinde görüyoruz hepimiz. Burada bir sahtekarlık olduğunu, milyonlarca şahsa düzmece kimlik verilecek oy kullandırıldığını söz etmek… olağan bu tabirlerin hata teşkil edip etmediğini kıymetlendirecek olan elbette ki yargımızdır. YSK’nın anayasal nizamı ihlal ettiği ve vatana ihanetle yargılanacağına ait sözlerin hata teşkil edip etmediğini, TCK’nın hangi unsuruna tekabül ettiğini kıymetlendirecek olan yargıdır. Yargı süreçlerine hukuk devletinde hürmet göstermek gerekir ve sonucu beklemek gerekir.”